Devasa The Sims 4 İncelememiz

Her şey 1996 yılında çizilen bir klozet konseptiyle başladı. Will Wright nasıl bilebilirdi ki ”Sanal İnsanlar” fikrinin tüm teknoloji dünyasını kasıp kavurabileceğini? Yine 1996 yılında tüm mal varlığını bir yangın sırasında kaybetti oyun dünyasının geleceğini değiştirecek bu adam. Ancak bu yangın onu hayattan koparmadı aksine kafasındaki ”Sanal İnsanlar” fikrini daha da alevlendirdi. İlk başlarda Project X ismin altında geliştirilen oyun EA Games’in dikkatini çekti ve oyunun ismi SimCity’den esinlenilerek The Sims olarak değiştirildi.

Tarihler 04 Şubat 2000’i gösterirken hiç kimse tarafından çığ gibi büyüyüp tüm zamanların en çok satan oyunlarından biri olacağı düşünülmeyen The Sims satışa çıktı. Bir klozet konseptiyle 1996 yılında geliştirilmeye başlanan bu oyun 2002 yılında tüm zamanların en çok satan PC oyunu oldu. Akabinde de serinin ikinci ve üçüncü nesli onlarca eklenti ve eşya paketiyle oyun dünyasını kasıp kavurmaya devam etti.

Vadedilenler ve Hayata Geçirilenler

Geçtiğimiz günlerde ise Will Wright’ın ”Sanal İnsanları” The Sims serisinin dörüncü nesli olan The Sims 4’ün satışa çıkmasıyla birlikte bir kez daha oyun dünyasına bomba gibi düştü. The Sims 3’ün satışa çıktığı ilk günden beri geliştirilen The Sims 4’ün oyunculara vadettiği yeniliklerin başında ”Duygulu Simler” & ”multi-task” özellikleri yer alıyor. Bu özelliklerin yanı sıra The Sims 4 serinin en gelişmiş Create a Sim yani Sim Yaratma Ekranını ve inşa modunu oyunculara sunuyor. Yapımcılar tarafından vadedilen bu özelliklerin bahsedildiği kadar başarılı olup olmadığına gelin birlikte karar verelim.
The Sims 4, gerçekten de vadedildiği gibi serinin en gelişmiş Sim Yaratma Ekranına sahip. Artık Simimizi yaratırken binbir türlü kaygaç(slider) & panele gerek duymuyoruz. Bu da Sim yaratmayı çok daha kolay hale getiriyor. Artık Sim yaratırken yalnızca değişiklik yapmak istediğimiz bölgeye basıyor ve faremizin imleciyle orayla dilediğimiz gibi oynayabiliyoruz. Tıpkı hamurla oynar gibi oldukça basit ve kullanışlı. Mesela Simimizin belini inceltmek istiyoruz, yapmamız gereken tek şey faremizin imlecini ileri geri oynatarak beli istediğiniz dilediğiniz şekle sokmak.

Genel ayarlamarın yanı sıra ”Detay Modu” denen yeni özellik sayesinde Simimizin suratına ince dokunuşlar yapabiliyoruz. Öyle ki bu detay modunda göz bebeğinin büyüklüğüne dahi karar verebiliyoruz.
Geçmiş oyunlarla karşılaştıracak olursak, The Sims 4’ün Sim Yaratma Ekranı, The Sims 3’tekinden pek de farklı şeyler sunmuyor ancak ayak, kalça, bel ve göğüs düzenlemeleri ve ince detaylar ile The Sims 3’teki Sim Yaratma Ekranını bir tık öne taşımış diyebiliriz. Tüm bunlar da The Sims 4’teki CAS ekranını oldukça başarılı kılıyor.

Sim Yaratma Ekranı başarılı, başarılı olmasına da The Sims 3’ü The Sims 3 yapan özelliklerden olan ”Create a Style” modunun The Sims 4’te olmaması tüm Sim Yaratma Ekranını baltalıyor diyebiliriz.  Aslında sadece Sim Yaratma Ekranını değil inşa ve satın alma modunu da baltalıyor bu eksiklik. Bildiğiniz gibi Create a Style özelliği sayesinde saçların, kıyafetlerin ve eşyaların renklerini ve desenlerini özgürce seçebiliyorduk. Ancak The Sims 4’te bu devrimsel özellik bulunmuyor bu yüzden de özgürlüğümüz genelde beş altı tane olan alternatif renklerden ibaret. Bu da çoğu durumda birbirleriyle uyumlu kıyafetler ve eşyalar yaratmayı engelliyor diyebiliriz.

İnşaat Simülasyonu

The Sims 4’ün inşa menüsü hem oldukça gelişmiş hem de birazcık geri kalmış diyebiliriz. Çünkü yapımcılar inşa menüsüne onlarca yeni özellik eklerken aynı zamanda birkaç kalıplaşmış özelliği oyundan çıkarmışlar. Yeniliklerden bahsedecek olursak artık evlerimizdeki duvarların & temelin yüksekliğine karar verebiliyoruz. Böylece yüksek tavanlı evler yaratmak artık mümkün oluyor. Bu iki özelliğin yanı sıra artık çatıları istediğimiz gibi tıpkı Sim Yaratma Ekranında olduğu gibi fare imlecimizle düzenleyebiliyoruz. Bu da The Sims 3’te eziyet gibi gelen çatı yapmayı The Sims 4’te bir o kadar kolay ve kullanışlı hale getirmiş. Ayrıca artık kavisli çitler yapabiliyoruz ancak kavisli duvarlar yapmak The Sims 4’te de bulunmuyor.

The Sims 3’te bulunan odaları genişletme & daraltma özelliği de oldukça geliştirilmiş. Gelişmiş genişletme ve daraltma özelliği sayesinde evlerimizi saniyeler içinde yaratabiliyoruz. Aynı zamanda eğer bir odanın yerini beğenmezsek odayı tüm eşyalarıyla birlikte alıp evin başka yerine koyabiliyoruz. Hatta tüm evi bile bir eşyaymış gibi döndürebiliyor ya da başka yere konuşlandırabiliyoruz. Saydığım bu özelliklerin yanı sıra önceki The Sims oyunlarında bulunmayan ince detaylar artık The Sims 4’ün inşa menüsünde bulunuyor diyebilirim çünkü buradaki yenilikleri tek tek sayarsak bir sona varamayız.

İnşa modunun eksik yönlerine gelecek olursam artık havuz yapamıyoruz. Simlerimizi canice havuzda katletmiyelim diye mi yoksa beceremediklerinden mi bilinmez ama yapımcılar The Sims 4’te havuz olmamasını daha hayırlı bulmuşlar.(En azından şimdilik) Ayrıca yer şekilleriyle oynayamıyoruz artık, yani istediğimiz bir yeri çukur istediğimiz bir yeri tepelik yapamıyoruz.

Biraz da satın alma menüsünden bahsedelim. The Sims 4’teki satın alma menüsü binden fazla  eşyaya ev sahipliği yapıyor. Bu eşyaların bazıları oyunun başlangıcında satın alınabilir olurken bazıları ise daha sonradan çeşitli görevler yapılarak açılıyor.  Yani oyundaki eşya çeşitliliği oldukça tatminkar diyebiliriz. Ayrıca eşya listesindeki eşyaların çoğu modaya uygun hazırlanmış ve bu modern eşyaların yanı sıra uzay mekiği gibi bazı uçuk eşyalar da satın alabiliyoruz. Satın alma menüsüyle ilgili bir diğer güzellik de The Sims 3’e sonradan eklenen ”Blue-print” yani ”Hazır Oda” sisteminin gelişmiş olması.

Bu sistemi bir Ikea kataloğu gibi düşünelim. Karşımıza içi birbirleriyle uyumlu eşyalardan oluşan odalar konuluyor. Biz de bu odalardan istediğimizi içindeki eşyalarla birlikte evimize dilediğimiz gibi yerleştirebiliyoruz.  Ayrıca artık eşyalarımızı karelere bağlı kalmadan koyabiliyoruz. Mesela bir masa koymak istiyorsunuz ancak masayı bir türlü istediğinizi yere denk getiremiyorsunuz bu durumda detay modunu açıp karelere bağlı kalmadan ince dokunuşlarla masayı istediğimiz yere koyabiliyoruz.

Ancak biraz önce de dediğim gibi Create a Style’ın olmaması satın alma & inşa menüsünü de bir hayli baltalamış. Ayrıca The Sims 4’te otomobil ve bisiklet gibi ulaşım araçları da bulunmuyor. Aslında oyunda otomobiller var ancak sadece NPC’ler tarafından kullanılabiliyorlar. Yani artık evimize ne garaj yapabiliyoruz ne de araba satın alabiliyoruz.

Çizgi Filmsi Bir Dünya

The Sims’i The Sims yapan ”Live Mode”u incelemeden önce biraz da oyunun ara yüzüne ve teknik detaylarına bakalım. The Sims 4’ün grafikleri ve sesleri hakkında birkaç şey dememiz gerekirse;
The Sims 3’teki grafikleri alın birkaç detay ekleyip pastele boyayın alın size The Sims 4’teki grafik motoru. Yani The Sims 4’ün grafikleri The Sims 3’tekinden çok da gelişmiş değil. Hatta yapımcılar The Sims 3’teki gerçekçi renklendirmeleri ve ortamları kaldırıp tamamen çizgi filmsi bir evren yaratmışlar The Sims 4’te. Her ne kadar The Sims 4  grafikler bakımından sınıfta kalsa da Sim detayları oldukça geliştirilmiş.

Artık Simlerin sadece suratlarına bakarak hangi duygu hali içerisinde olduklarını dahi anlayabiliyoruz.  Grafiklerden bahsederken birazcık da animasyonlardan bahsedeyim. The Sims 4’teki animasyon çeşitliliği ve kalitesi geçmiş oyunlarınkine göre oldukça iyi diyebiliriz. Artık Simlerimiz otururken, yemek yaparken, sokakta yürürken sürekli aynı animasyonları kullanmıyorlar.

Seslere gelecek olursak her The Sims oyununda olduğu gibi The Sims 4’te de harika bir iş çıkarılmış. Oyundaki arayüz müzikleri, Simlerin konuşmaları radyolarda çalan şarklılar hepsi gerçekten olağanüstü derecede iyi.
Biraz önce de belirttiğim gibi oyunun temelini oluşturan ”Live Mode” hakkında konuşalım  biraz. İncelememin buraya kadar olan bölümü oyunun teknik kısımlarıyla ilgiliydi ancak bundan sonraki bölümü oyunun ne kadar eğlenceli ve ne kadar oynanabilir olduğu hakkında.

Kısıtlanmış Hayat

Şimdi Simimizi yarattık, The Sims 3’tekinin aksine oldukça küçük olan kasabalarımızdan bir arsa seçtik ve evimizi dizayn ettik. Bir süre sonra evimizde durmaktan sıkıldık ve kasabayı keşfetmek istedik. Ee doğal olarak haritamızı açıyoruz. O da ne, bir yükleme ekranı . Neyse ki bu yükleme ekranı çok uzun sürmüyor. Sonra gitmek istediğimiz yeri seçiyoruz.   O da ne bir yükleme ekranı daha,  bu sefer biraz öncekinden çok daha uzun sürüyor hem de. Baktık ki gittiğimiz yer Simimizin zevklerine uymuyor. En iyisi mi ben hemen yan arsada bulunan gece kulübüne gideyim diyoruz ve hoop yine bir yükleme ekranı.

Yani The Sims 4 artık ”açık dünya” oynanışına ev sahipliği yapmıyor. Kısacası artık The Sims 3’teki gibi kasabamızda dilediğimiz gibi gezemiyoruz.

The Sims 4’te kasabamızın beş farklı mahalleye bölünmüş durumda ve bu mahalleler arasında geçiş yaparken birer yükleme ekranı ile karşılaşıyoruz. Bir mahalleye girdiğimiz zaman ise mahallede serbestçe gezebiliyoruz. Mahalle içerisinde oyun alanları ve piknik yerleri gibi Simlerin etkileşim halinde olabileceği eşyalar da bulunuyor. Ancak mahalledeki evlerden birinin içine girmek istiyorsak yine yükleme ekranıyla karşılaşıyoruz. Sonuç olarak The Sims 4 oldukça küçük kasabalar vadediyor ve kasabalar içerisinde de tam olarak özgür değiliz, yalnızca belirli yerleri gezebiliyoruz ve  gezerken karşımıza kısa kısa ama sürekli yükleme ekranları çıkıyor.

The Sims 4’teki bu kasaba sistemi elimizden özgürlüğümüzü alsa da yanında pek çok yenilik de getiriyor. Hepimiz, kuşkusuz, The Sims 3’te sokakların ve mekanların boş olmasından şikayet ediyorduk. The Sims 4’te ise böyle bir durumla karşılaşmıyoruz. Gittiğimiz her park, müze vs. tıklım tıklım dolu oluyor. Bırakın mekanları, biraz önce bahsettiğim mahallelerdeki açık alanlarda bile onlarca Sim oluyor. Bu da gerçekten canlı bir kasabada yaşadığımız hissini veriyor. Aynı zamanda artık kasabalar arasında istediğimiz zaman geçiş yapabiliyoruz.

Mesela Oasis Springs’te yaşıyoruz ancak Willow Creek’teki bir parkı dilediğimiz gibi ziyaret edebiliyoruz.(Oyunda şu an için 2 adet kasaba var)
Bu kasaba sisteminin diğer bir artısı da artık ana menüye ve kaydettiğimiz oyunlara girerken yükleme ekranlarıyla karşılaşmıyor olmamız. Sadece 1 dakika içinde oyunu açıp kaydettiğimiz oyuna girebiliyoruz. Yani The Sims 3’te iki adet ama onlarca dakika süren yükleme ekranı kaldırılmış yerine biraz önce de dediğim gibi sık sık ama kısa yükleme ekranları getirilmiş.

Burada Duygusuzlara Yer Yok

Yazımın en başında The Sims 4’teki devrimsel yeniliklerin başında ”Duygulu Simler”in geldiğini söylemiştim. Oyunda bu özellik o kadar güzel işlenmiş ki ilk defa oyunu oynarken Simlerimin gerçekten yaşayan birer insan olduğunu düşündüm. Çünkü The Sims 3’te ve The Sims 2’de Simlerimiz gerçekten robot gibi davranıyordu. Büyük bir tepki eksikliği vardı. Mesela The Sims 3’te dışarıda kar yağarken Simimi çıplak bir şekilde dışarı çıkarttığımda Simim hiçbir şekilde tepki vermiyordu. Ancak The Sims 4’te küçük olaylar bile Simlerimizin üzülmesine ve sevinmesine neden olabiliyor.

Mesela bir Sim, sizin Siminiz hakkında çok kötü şeyler dediğinde Siminiz üzülebilir, sinirlenebilir hatta depresyona bile girebilir. Ve Siminiz bu ruh halleri içerisindeyken gerçekten olağan tepkiler veriyor. Mesela sinirlenmiş bir Sim diğer herkesi tersleyip diğer Simlere bağırabiliyor. Hatta öyle ki sinirli bir Simin surat ifadeleri ve yürüyüşü bile normalden farklılık gösteriyor.
Yani The Sims 4’teki ”duygu” özelliği oyunu tek başına bile oynanabilir kılıyor. Çünkü ilk defa bir The Sims oyununda gerçekten ”yaşayan” Simleri yönetebiliyoruz.

Oynanışla ilgili diğer bir yeni özellik de artık Simlerimiz birden fazla işi aynı anda yapabiliyor olması.  Diğer The Sims oyunlarının aksine Simimiz hem televizyon izleyip, hem telefonla oyun oynayıp hem de yanındaki Simle konuşabiliyor. Verdiğim sadece bir örnek. Oyunu oynarken bu ”multi-task” diye adlandırılan özelliğin oyunu ne kadar akıcı hale getirdiğine şahit olacaksınız.
Oynanışla ilgili diğer detaylara geçecek olursam The Sims 4’te The Sims 3’te olduğu gibi onlarca trait(kişisel özellikler) bulunuyor ve bu kişisel özellikler Simlerimizin yaşantısını etkiliyor. Yine The Sims 3’te olduğu gibi kasabalarımızda keşfedilmeyi bekleyen mekanlar ve toplanabilir eşyalar bulunuyor.

Ayrıca The Sims 4’teki kariyer ve yetenek sistemi de geliştirilmiş. Her ne kadar The Sims 3’teki gibi Simlerimizi işlerindeyken göremesek de artık kariyerlerinde belirli noktalara ulaşan Simler sadece kendilerin kullanabileceği özel eşyalara sahip olabiliyor. Aynı zamanda The Sims 3’te olmayan(oyun programcılığı, komedyenlik vs.) bazı yeni yetenekler oyuna eklenmiş. Bunlara ek olarak parti sistemi The Sims 3’tekine göre oldukça geliştirilmiş. Artık parti verirken partiye barmen vs. gibi partimizi olumlu yönde etkileyecek şeyler ekleyebiliyoruz.  Kısacası The Sims 3’te bulunan detayların  büyük bir çoğunluğu geliştirilerek The Sims 4’e uyarlanmış.

Her Güzelin Kusuru Vardır

Oynanışla ilgili eksikliklere de değinelim biraz. The Sims 4’te artık ne hırsız ne itfaiye eri ne de tamirci bulunuyor. Aynı zamanda artık oyunda ne mezarlık ne de hayaletler var. Aslında bu eksiklikler pek de büyütülecek şeyler değil ancak oynanışla ilgili bir eksiklik var ki birçok Simmer’ı The Sims 4 karşıtı yaptı bu eksiklik. Toddler’lar. The Sims 3’teki yeni yürümeye başlayan bebekler olarak bilinen Toddler evresi ne yazık ki The Sims 4’te artık bulunmuyor. Bebeklerimiz doğum günlerinde direkt olarak Child yani çocukluk evresine geçiş yapıyorlar.

Aslında bunu çok da abartılacak bir eksiklik olarak görmüyorum şahsen ancak birçok kişi Toddler’ların olmamasından dolayı biraz önce de dediğim gibi oldukça sinirlenmiş görünüyor. Neden diye soracak olursanız The Sims 3’teki Toddler evresi zaten pek de düzgün işlemiyordu. Hatta bazen bebeklerle uğraşırken kafayı bile yiyebiliyordunuz.  Zaten bu yaş evresi ya bir güncellemeyle ya da bir eklentiyle oyuna kesinlikle eklenecektir.

Şimdi fark ettim de yazımı çok uzatmışım. Ben en iyisi mi sonuca bağlayayım yazımı. Kısacası The Sims 4, ”Duygu” ve ”Multi-task” özellikleri ile The Sims serisine devrim yaşatmayı başarmış. Aynı zamanda gelişmiş Create a Sim(Sim Yaratma Ekranı) ve Build Mode(İnşa Menüsü) özellikleri sayesinde de oynanış oldukça pratik hale gelmiş. Ancak The Sims 4 getirdiği bu yeniliklerin yanı sıra da The Sims serisiyle bütünlenmiş bazı özellikeri seriden çıkarma kararı almış. The Sims 4 her ne kadar şu an ”eksik” bir oyun olsa da oyunun potansiyeli çok yüksek. Gelecek onlarca gerekli gereksiz güncelleme ve eklenti ile oyun tadından yenmez bir hal alacaktır. Yani oyun önemli eksikliklerine rağmen satın alınmayı hak ediyor.

The Sims 4’e Puanımız: 7.8